Ceza Hukuku
Ceza hukuku, TCK başta olmak üzere diğer özel kanunlarda “suç” olarak kabul edilen eylemlerin nasıl ve ne şekilde cezalandırılacağı ile ilgilenen hukuk dalıdır.
Ceza Mahkemeleri Nelerdir?
Ceza mahkemeleri; Ağır Ceza Mahkemesi, Asliye Ceza Mahkemesi ve özel kanunlarla kurulan diğer ceza mahkemelerinden oluşmaktadır.(5235 sayılı Kanun Madde 8).
Sulh Ceza Hakimliği; Kural olarak adli soruşturma dosyalarında hâkim tarafından verilmesi gerekli kararları almak ve bunlara karşı yapılan itirazları incelemekle görevlidir.(5235 sayılı Kanun Madde 10).
Bunun yanında belirli işlemlerin yapılmasında karar mercii (önleme araması gibi), idari yaptırımların yargısal denetiminde başvuru mercii olarak görev yapar. Kanun koyucu tarafından bu yargı mercileri “hâkimlik” olarak isimlendirilmiştir.
Asliye Ceza Mahkemeleri; Ağır ceza mahkemelerinin görev alanında yer almayan suçların tamamına Asliye Ceza Mahkemeleri bakmaktadır.
Ağır Ceza Mahkemeleri; Kanunların ayrıca görevli kıldığı hâller saklı kalmak üzere,
* Ağırlaştırılmış müebbet hapis, müebbet hapis ve on yıldan fazla hapis cezalarını gerektiren suçlarla ilgili dava ve işlere bakmakla(Yağma, Kasten Öldürme, Uyuşturucu ticareti vb. suçlar)
* Türk Ceza Kanununda yer alan yağma (m. 148), irtikâp (m. 250/1 ve 2), resmî belgede sahtecilik (m. 204/2), nitelikli dolandırıcılık (m. 158), hileli iflâs (m. 161) suçları,
* Türk Ceza Kanununun İkinci Kitap Dördüncü Kısmının Dört, Beş, Altı ve Yedinci Bölümünde tanımlanan suçlar (318, 319, 324, 325 ve 332 nci maddeler hariç) ve,
- Devlet Güvenliğine Karşı Suçlar (Md. 302-308)
- Anayasal Düzene ve Bu Düzenin İşleyişine Karşı Suçlar (Md. 309-316)
- Millî Savunmaya Karşı Suçlar (Md. 317-320,321, 322, 323)
- Devlet Sırlarına Karşı Suçlar ve Casusluk (Md. 326-327-328-329-330-331-333-334- 335-336-337-338-339)
* 12/4/1991 tarihli ve 3713 sayılı Terörle Mücadele Kanununun kapsamına giren suçlar dolayısıyla açılan davalar ile, görevlidir.
Ceza Davalarında Süreç Nasıl İşler ?
Ceza yargılaması bir kamu davasıdır. Cumhuriyet savcısı, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu md. 160-161 kapsamında KAMU ADINA suça el koymak ve soruşturma işlemlerine başlamakla görevlidir.
Suça ilişkin ihbar veya şikâyet, Cumhuriyet Başsavcılığına veya kolluk makamlarına yapılabilir. Valilik veya kaymakamlığa ya da mahkemeye yapılan ihbar veya şikâyet, ilgili Cumhuriyet Başsavcılığına gönderilir (CMK Md .158/1-2).
Soruşturma işlemleri 5271 sayılı CMK, Yakalama, Gözaltına Alma ve İfade Alma Yönetmeliği, Adlî ve Önleme Aramaları Yönetmeliği, Adlî Kolluk Yönetmeliği vb. mevzuat çerçevesinde yürütülür.
Ceza davasının yargılama süreci; “Soruşturma” ve “Kovuşturma” olarak iki evreden oluşur,
Suç isnadı sebebiyle soruşturmaya konu olan kişi, İddianame kabul edilinceye kadar “ŞÜPHELİ” olarak kabul edilir ve İddianame’nin kabulüyle “SANIK” sıfatını kazanır.
Soruşturma Evresi
Suç şüphesinin öğrenilmesi ve olaya yetkili mercilerce el konulmasından İddianame düzenlenip kabul edilinceye kadar geçen evredir.
Soruşturma süreci, Cumhuriyet savcısının emri altındaki adli kolluk tarafından yürütülür.
2559 sayılı PVSK Md. Ek 6 kapsamında;
- Bir suça ilişkin olarak adlî kolluk; kendisine yapılan sözlü ihbar ve şikâyetleri ve görevi sırasında öğrendiği suça ilişkin bilgileri yazılı hale getirir.
- Edinilen bilgi veya alınan ihbar veya şikâyet üzerine veya kendiliğinden bir suçla karşılaşan kolluk, olay yerinde kişilerin ve toplumun sağlığına, vücut bütünlüğüne veya malvarlığına zarar gelmemesi ve suçun delillerinin kaybolmaması ya da bozulmaması için derhal gerekli tedbirleri almakla yükümlüdür.
- Bir suç işlendiği veya işlenmekte olduğu bilgisini edinen kolluk, olay yerinin korunması, delillerin tespiti, kaybolmaması ya da bozulmaması için acele tedbirleri aldıktan sonra el koyduğu olayları, yakalanan kişiler ile uygulanan tedbirleri derhal Cumhuriyet savcısına bildirir.
Soruşturma adli kollukça tamamlandıktan ve olay yeri inceleme vb. kolluk işlemleri ile deliller toplandıktan sonra yetkili Cumhuriyet savcısı İddianame tanzim eder ve görevli ve yetkili Ceza Mahkemesine dosyayı sunar.
Soruşturma işlemleri kural olarak GİZLİDİR (CMK Md. 157). Soruşturmanın gizliliğini ihlal TCK Md. 285’te suç olarak düzenlenmiştir.
Kamu davasını açma görevi, Cumhuriyet savcısı tarafından yerine getirilir.
Cezayı kaldıran şahsî sebep olarak etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanmasını gerektiren koşulların ya da şahsî cezasızlık sebebinin varlığı halinde, Cumhuriyet savcısı kovuşturmaya yer olmadığı kararı verebilir (CMK Md. 171/1).
Soruşturmayı başlatma ve tamamlama yetkisi Cumhuriyet savcısındadır. Sağlıklı bir yargılama için soruşturma evresinde suça ilişkin, sanığın lehine ve aleyhine olan bütün delillerin toplanmış olması gerekir.
Mahkemece, soruşturma sonucunda hazırlanan ve sunulan İddianame kabul veya reddedilebilir (CMK Md. 174). Mahkemenin 15 günlük inceleme süresi vardır. Bu süre sonunda iade edilmeyen İddianame kabul edilmiş sayılır (CMK Md. 174/3).
Kovuşturma Evresi
İddianamenin kabulüyle başlayan, yargılama sürecini içeren ve hükmün kesinleşmesi ile sona eren evredir.
İddianamenin kabul edilmesiyle Mahkemece “Tensip Zaptı” düzenlenir, duruşma günü verilir ve esas yargılamaya geçilir.
Kast, taksir, olası kast, suçun maddi ve manevi unsurları, etkin pişmanlık, cezanın nitelikli halleri ve ağırlaştırıcı nedenleri, neticesi sebebiyle cezanın ağırlaşması, takdiri indirim nedenleri vb. konular yargılama kapsamında değerlendirilir.
CMK’da bazı suçlarda “seri muhakeme usulü (Md. 250)” ve bazı suçlarda ise “basit yargılama usulü (Md. 251)” öngörülmüştür.
Genel yargılama usulüne göre ilk derece yargılaması, yargılamayı yapan Mahkeme’nin hükmü ve gerekçeli kararın açıklanması ile son bulur.
Sonrasında verilen hükme ilişkin İstinaf Kanun Yoluna Bölge Adliye Mahkemesi ilgili ceza dairesine başvurulabilir (CMK Md. 272).
Ağır Ceza davaları sonuçları itibari ile titiz bir şekilde takip edilmesi gereken davalardır. Res’en araştırma ilkesi gereğince suçun ortaya çıkarılmasında adli makamlar araştırmalarını talebe bağlı olmaksızın yapmaktadırlar. Bu ise müşteki, şüpheli veya sanığın süreçte etkin olmasına engel bir durum değildir.
Şüpheli veya sanığın cezalandırılmasında haksız tahrik, meşru müdafaa, suçun manevi unsuru (kast, taksir), maddi unsuru, kastın yoğunluğu, takdiri indirim nedeni, etkin pişmanlık, cezanın alt ve üst unsuru dikkate alınan hususlardır.
İlk derece mahkemesinin sanığı cezalandırılmasından sonra ise gerekli itiraz ve temyizlerin yapılması hayati bir konudur. Bu aşamada sürelerin kaçırılması halinde sanık hakkında ceza kesinleşir ve cezanın infazına başlanır.
Bir başka hayati konu ise Yargıtay incelemesi için gönderilen temyiz dilekçesidir. CMK’nın 301. Maddesi uyarınca “Yargıtay, yalnız temyiz başvurusunda belirtilen hususlar ile temyiz istemi usule ilişkin noksanlardan kaynaklanmışsa, temyiz başvurusunda bunu belirten olaylar hakkında incelemeler yapar.” Bu nedenle temyiz dilekçesinde herhangi bir hususun unutulması; Yargıtay incelemesinde o hususun dikkate alınmamasına ve belki de sanık hakkında verilen mahkûmiyet kararının bozulacak iken onanması” sonucunu doğuracaktır.
Bir ağır ceza avukatı, suça ilişkin müvekkillerin bilgi verdiği andan kararın infaz aşamasına kadar çok titiz ve dikkatli bir çalışma ile müvekkillerini temsil etmektedirler.
Ceza Davalarında Ceza Avukatı Zorunlu mudur?
Ceza yargılaması bakımından ülkemizde genel anlamda ceza avukatı tutma zorunluluğu bulunmamaktadır. Ancak bazı yargılamalarda müdafi olmadan yargılama yapılması usule aykırılık kabul edilmekte, bazı hallerde müdafi görevlendirilmesi zorunluluğu bulunmaktadır.
Şüpheli veya sanık, soruşturmada her zaman müdafi yardımından yararlanabilir. Buna uygun koşullara sahip değilse ve bir müdafinin hukuki yardımından yararlanabilecek konumda değilse istemi halinde müdafi görevlendirilir.
Şüpheli ve sanığın müdafii yoksa;
- Çocuk ise,
- Kendisini savunamayacak derecede malul veya sağır ve dilsiz ise,
- Alt sınırı beş yıldan fazla hapis cezasını gerektiren suçlardan dolayı hakkında soruşturma ve kovuşturma yapılmakta ise, KENDİSİNE soruşturma ve kovuşturma evrelerinde MÜDAFİ GÖREVLENDİRİLMESİ ZORUNLUDUR.
Müdafi Görevlendirmesi talep üzerine şöyle yapılır:
Soruşturmanın veya kovuşturmanın yapıldığı yer Barosu tarafından Müdafi;
– Soruşturma evresinde, ifadeyi alan merciin veya sorguyu yapan hâkimin istemi üzerine,
– Kovuşturma evresinde, mahkemenin istemi üzerine, görevlendirilir.
Şüpheli veya sanığın kendisinin sonradan müdafi seçmesi halinde, baro tarafından görevlendirilen avukatın görevi sona erer
Ceza Avukatı Seçerken Nelere Dikkat Edilmelidir ?
Öncelikle şunu belirtmek isteriz; ağır ceza suçları kapsamına giren bir durum ile karşı karşıya iseniz gerçekten iyi bir ağır ceza avukatı ile birlikte hareket etmelisiniz. Peki iyi bir ağır ceza avukatı nasıl olmalı? Avukat seçerken nelere dikkat etmelidir?
Ceza Hukukunda avukat, şüpheli veya sanık iseniz sizin “Müdafiniz” olarak görev yapar. Şüpheli veya sanığın ceza muhakemesinde savunmasını yapan avukat “müdafi” olarak isimlendirilir.
Müdafi seçimi, yargısal sürecin takibi ve sağlıklı işlemesinin de ön şartıdır. Yargılamada suç bakımından şüphelinin/sanığın;
* her aşamada haklarının korunması,
* isnada yönelik savunmasının yapılması,
* itiraz ve başvuru sürelerine uyumlu bir şekilde gerekli mercilere müracaatların temin edilmesi,
* isnad edilen fiilin her yönüyle incelenmesi ve savunmanın delillendirilmesi, bakımından MÜDAFİ SEÇİMİ vazgeçilmez bir öneme sahiptir.
Müdafi savunma kapsamında yazılı ve şifahi olarak her zaman yetkin bir kişi olarak görev yapmalı, kamu adına çalışan bir görevli olarak ifade kudreti ve yazma becerisini içeren savunması kendine özgü olmalıdır. Müdafi seçimi, savunmanın etkin bir şekilde yapılmasının vazgeçilmez bir parçasıdır ve en önemli aşamasıdır.
Müdafi yardımından yararlanmak ceza soruşturma ve kovuşturmasında önemli ve gerekli bir hukuki yardım alanıdır.
Müdafi, haklarınızın korunması ve savunulması bakımından ceza soruşturma ve kovuşturmasında gerekli hukuki yardımda bulunan görevlidir.
Yukarıda anlatıldığı üzere kişilerin; kamu gücü karşısında en iyi şekilde temsil edilebilmesi için sürecin iyi bir avukat tarafından yürütülmesi son derece önem arz etmektedir. Bu noktada PRESTİJ HUKUK & DANIŞMALIK olarak alanında uzman ve tecrübeli avukatlarımızın yardımı ile bu alanda sizi hak kaybına uğratmadan etkili ve hızlı bir şekilde haklarınızı korumak için avukatlık ve danışmanlık hizmeti sunmaktayız. Alanında uzman kadromuzdan destek almak isterseniz iletişim kanallarımızdan 7/24 bize ulaşabilirsiniz.